İskenderun İlçe Müftüsü Hafız Osman Şekerci Kahramanmaraş merkezli depremden dolayı İskenderun'da bulunan ve Yatılı Hafızlık Eğitimi veren Kur'an Kursunu kapattığı iddia edildi.
Vatandaşlar; "Kurs depremden zarar görmediği halde depremin üzerinden aylar geçmesine rağmen yeniden açılmadı ve kursu kendisi ile ailesinin yaşam alanına dönüştürüldü.
Koca bina asıl amacına göre hizmet vermiyor? Mübarek Kur'an ayı Ramaz-ı Şerifte Kur'an bülbülleri neden susturuldu?
Aileler şikayetçi öğrenciler perişan "Müftü Osman Şekerci yuvamızı elimizden aldı binayı sarayı gibi kullanıp saltanat sürüyor oysa kendiside hafız iyi bilir ki bu hafızlık müessesi devamlılık gerektiriyor.
Ezberlenenleri hafızada tutma ve aynı zamanda üzerine yenisi koymak bunuda yaparken uzman eğitmenlerden destek almak huzurlu ve huşu içinde çalışacak mekân oluşturmak gerekiyor." Açıklamasında bulundular.
Malesef ki 60' dan fazla öğrenci darma duman oldu. Eylül ayına kadar açılmayacak olan kursun öğrencilerinin bir yılı kaybolmuş oldu, kimisi kursu temelli bırakmak zorunda kaldığı kimisi farklı şehirlerde eğitim için farklı kurslara kayıt yaptırdığı bildirildi.
İskenderun Kur'an sesine ve onun manevi atmosferine mahrum bırakılmış masum çocukların da eğitim hakları ellerinden alınmış oldu.
Bu iddialara karşın Müftü Beye soruyoruz?
Bir çok Deprem bölgesinde İller ve İlçelerde hızlıca harekete geçildi ve öğrenciler dağılmadan farklı illere sevk edildi veya sağlam olan İl ve İlçe içi binalar eğitime devam kararı alıp devam ettirildi.
İskenderun Müftümüz, emriniz altındaki bir çok din görevliniz çadırlarda ve kendi araçlarının içerisinde yaşam savaşı verip aynı zamanda görev hizmetini aksatmadan yerine getirmeye çalışırken bir çoğu da sığınacak hiç bir yer bulamadığı için şehirden mecburi hicrete çıkmış ve KYK yurtlarında veya şartları zorlayarak, kira vererek tuttukları binalarda barınmaya çalışırken sizin koskoca yurdu ailenizle yaşam alanınıza dönüştürüp kalmanız ne kadar doğru?
Sokakta kalan İskenderun halkına kapılarını açsaydınız ve yahut şehirdışına çıkan Din Görevlilerini Kur'an kursu hocalarınızı meslektaşlarınızı aileleri ile davet edip çağırsaydınız ve barındırsaydınız hoş olmaz mıydı?
Sizi arayan ve konteyner talep eden personellerinizi azarlayıp personel Whatsapp grubunuz üzerinden de 'Kimse konteyner için heveslenmesin'mesajını yollamasaydınız."
Görev yapan din görevlisi ve gönüllüsü arkadaşları piskolojik olarak tedavi ve motive ettiniz mi?
Personel şefinizi dahi yetkisiz pozisyonuna düşürüp tek adam olma arzunuz hırs ve ihtiraslı olma çabanızı İskenderun'a birşey yapma ve katma gibi bir gayrete dönüşseydiniz daha iyi olmaz mıydı?
Bizde el ele verir güzel hizmetler yapar ve güzel haberleri kamuoyu ile paylaşırdık ama yapamadınız.
Takdir kamuoyunun..." İfadelerini kullandılar.