ÇALIŞKAN: BARIŞ VE HUZUR’UN İTTİFAKIYIZ

Hükümet yönetiminde gücün tek elde toplanmasını eleştiren Çalışkan, “Seçim sürecinde bildiğimiz gibi yeni Anayasa ile ikili bir yapıya büründü. Siyasi partiler birleşerek ayakta kalmak zorunda. Millet İttifakı olarak bizde seçime gidiyoruz. Listelerin güçlü olduğu, İttifak bileşenlerinin önemli olduğu bir masa etrafında toplandık. Biz bu kadar yetkinin bir isimde olmasına karşı çıktık. Bizde başkan bir imzasıyla bir ülkeye savaş ilan edebilir, asker gönderebilir. Memurları bir imza ile ihraç edebilir. Bir faninin ve insanın başını döndürecek bu yetkililerin karşısında Millet İttifakı oluştu. Cumhur İttifakı son dakika da 3 parti ile birleşti. Biz ne olursa olsun beraber olalım demedik. Biz komisyonlar oluşturduk, komisyonlarda her şeyi belirli bir plana dahil ettik. Göç komisyonları kurduk. 2 yıldır süreç sürdü. Biz koalisyon mutabakatında birçok konuda anlaştık. Sonra adayı belirledik. Biz inşallah Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı olarak seçeceğiz. Diğer adaylarımız da Cumhurbaşkanı yardımcısı olacak çalışmalarını sürdürecek.” İfadesini kullandı. YERLİ FİRMA KALMADI Çalışkan 1974 örneğini göstererek Saadet Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir araya gelmesinin önemine değindi. Çalışkan, “İttifaklarda anlaşarak hareket etmesi en uygundu. Yeni sistemde hiçbir parti tek başına iktidara gelemeyecek. Artık koalisyonlar var. 20 Yıl geçti. AK Parti’de ilk döneminde hizmet ettikten sonra heyecanı bitti. Eğer iktidara gelirsek, şunları yapacağız diyorlar o zaman yapsınlar. Şimdi diyorlar mülakatı kaldıracağız. Binlerce insanın hakkını yedikten sonra bunu söylüyorlar. Hak, Hukuk, Adalet için bir aradayız. Bu sistemin değişmesi için bir aradayız. Bu ülkenin istihdam ve işçilik sorunu var. Birçok yerli üretim malımız tamamen yabancılara ait oldu. 3 operatör firması yerlilere ait iken, şimdi yabancılar işletiyor. Biz değişiklik olsun istiyoruz. Önceden sağ-sol kavgası vardı. Bu kavga artık sona erdi.” Şeklinde konuştu.